Çalışan anneler için iş ve aile dengesi
Günümüzde çalışan anneler, hem iş hayatında başarılı olma hem de ailelerine yeterli ilgiyi gösterebilme çabası içinde. Bu çaba, zaman zaman tükenmişlik hissine, suçluluk duygusuna ve kendine yeterince vakit ayıramama gibi olumsuz duygularla boğuşmalarına sebep olmaktadır. Annelerin, hem iş hem de aile hayatında denge kurarak mental sağlığı daha iyi korumak adına kendilerine hatırlatmalarını istediklerimiz var.
- Mükemmel diye bir şey yoktur. Hem işte hem de evde her şeyin mükemmel olmasını beklemek, her zaman mümkün olmayabilir ve bu beklenti içinde olmak sizi her şeyden çok daha fazla yorabilir. Herkes gibi siz de kendinize hata yapma ve eksik olma hakkı tanıyın. Her gün aynı derecede verimli olamayabilirsiniz ve bu gayet normaldir.
- Kendi İhtiyaçlarınıza Öncelik Verin. Çalışan annelerin sosyal hayatı genellikle ikinci planda kalabiliyor. Ailevi sorumluluklar ve iş stresi, annelerin arkadaşlarıyla vakit geçirmesini, topluluk etkinliklerine katılmalarını zorlaştırabilir. Sosyal ilişkiler, psikolojik iyilik hali için oldukça önemlidir. Arkadaşlarla geçirilen vakit, sosyal etkinliklere katılmak, annelerin kendilerini daha iyi hissetmelerini sağlar. Sosyal destek ağları oluşturmak, çalışan annelerin yalnızlık hissine kapılmadan, duygusal olarak daha sağlıklı bir yaşam sürmelerine yardımcı olabilir. Bu nedenle, annelerin sosyal yaşamlarını sürdürmeleri, hem iş hem de ev hayatlarında daha sağlıklı bir denge kurabilmelerine katkı sağlar.
Kendinize ayırdığınız zaman "lüks" değil, bir ihtiyaçtır. Hem ailenizden hem işinizden verdiğiniz ödün sizi suçlu hissettirmemeli, tüm bunları yeteri kadar yapabilmek için biraz molaya ihtiyaç duyabilirsiniz. Enerjinizi toplamak için kendinize zaman tanımanız, hem işte hem de evde daha iyi bir performans göstermenizi sağlar.
- Destek İsteyin. Her şeyi tek başınıza yapmanız gerekmediğini unutmayın. Eşinizden, ailenizden veya güvendiğiniz arkadaşlarınızdan destek isteyin. Çocukların bakımı ya da ev işlerinde iş birliği yapmak, üzerinizdeki yükü hafifletebilir.
- Suçluluk Duygusuna kapılmayın. Suçluluk duygusunun en önemli kaynaklarından biri, toplumsal beklentilerdir. Annelerin “fedakar” ve “her şeye yetişebilen” bireyler olması gerektiği yönündeki yanlış algılar, çalışan anneler üzerinde baskı oluşturur. İş hayatında başarılı olsalar bile, çocuklarına veya ev işlerine yeterince zaman ayıramadıklarını hissettiklerinde suçluluk duygusu kaçınılmaz hale gelir. Oysa bu, bireysel bir yetersizlik değil, gerçek dışı beklentilerin sonucudur.
Unutmayın, bir kadın her şeyi yapabilir ama her şeyi aynı anda yapmak zorunda değildir. Çalışarak güçlü ve bağımsız bir birey olmanın örneğini sergiliyorsunuz.
- Profesyonel Yardım Almaktan Çekinmeyin. Kendinizi sürekli yorgun, mutsuz ya da tükenmiş hissediyorsanız, bir uzmandan destek almayı düşünebilirsiniz. Psikolojik destek, başa çıkma stratejilerinizi geliştirmek ve daha iyi hissetmek için ilk bir adımdır.
Siz mutlu ve sağlıklı olduğunuzda hem iş yerinde hem de evde daha verimli ve huzurlu olabilirsiniz. Kendinize iyi bakmak, yalnızca bir seçim değil bir zorunluluktur. Hem işinizde hem de anneliğinizde başarılı olmak için önceliğiniz kendinize özen göstermek olmalı.